DIŞ TİCARET UZMANLARINDAN FRANSA PAZARI YORUMU

27 MAYIS 2011

BURSA /Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birlikleri'nin (OİB), üyesi olan ihracatçı firmalara yönelik bilgilendirme seminerleri devam ediyor. Güney Afrika, Brezilya, Arjantin ve Mısır'ın ardından Türkiye'nin AB ülkeleri arasında önemli bir dış ticaret hacmine sahip ülkesi Fransa, Uludağ İhracatçı Birlikleri'nde düzenlenen bilgilendirme seminerinde mercek altına alındı.

OİB ve İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi (İGEME) işbirliğinde düzenlenen ‘Fransa Ülke Bilgilendirme Semineri'nde, Fransa ülke masası, Fransa pazarı hakkında pratik bilgiler, iki ülke arasındaki ticari ilişkiler, ithalat ve ihracat verileri ile yatırım olanakları hakkında bilgiler verildi.

Fransa'nın şu an Türkiye'nin en önemli ticari ortaklarından birisi olduğunu belirten Fransa Ülke Masası Koordinatörü ve Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Doğu, bu ortaklığın çok eski yıllara dayandığını ve Bursa'daki ilk büyük Fransız yatırımının sanılanın aksine Oyak Renault otomobil fabrikası değil, 1892 yılında yapılan Bursa-Mudanya demiryolu olduğunu söyledi. 2010 sonu itibariyle Türkiye ile Fransa arasındaki dış ticaret hacminin 14,2 milyar dolar seviyelerine ulaştığını kaydeden Doğu, şunları söyledi:

"6 milyar dolar ihracatımıza karşılık, 8 milyar doların üzerinde ithalat yaptığımız bir ülke. Fransa en çok ihracat yaptığımız dördüncü, en fazla ithalat yaptığımız altıncı ülke konumunda. Fransa'ya yönelik ihracatımızın üçte birinden fazlasını otomotiv ürünleri oluşturuyor ve aynı zamanda Fransa, otomotiv pazarımızda ilk sırada yer alıyor. Hazır giyim ve konfeksiyon, makine, elektrik-elektronik ve yaş meyve sebze sektörlerimiz açısından da ciddi bir potansiyele sahip.”

FRANSA, DÜNYANIN 4'ÜNCÜ BÜYÜK İTHALATÇISI

Dünyanın 5'inci büyük ekonomisi olan Fransa'nın, dünyanın 6'ncı büyük ihracatçısı ve 4'üncü büyük ithalatçısı konumunda olduğunu hatırlatan Doğu, kamuoyu araştırmalarına göre Fransızların Türkiye'ye bakışı konusunda bilgiler de verdi. Doğu, "Fransızların üçte biri ülkemize karşı olumsuz bakış açısına sahip ve hiçbir şekilde fikrini değiştirmez. Diğer üçte biri Türkiye ile alakalı olumlu ve bilmediği şeyleri duyunca fikrini değiştirmeye açık. Kalan üçte biri ise Türkiye ve Türklere karşı son derece olumlu bakış açılarına sahipler” diye konuştu.

DTM İhracat Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Müge Varol Ilıcak da, 2010 yılında bir miktar gerilemeyle birlikte Türkiye'nin Fransa'ya ihracatının 6 milyar dolar seviyelerinde gerçekleştiğini söyledi. Bu 6 milyar dolarlık ihracatın 2,3 milyar dolarının Bursa'dan gerçekleştiğini hatırlatan Ilıcak, "Bu rakamı daha üst noktalara taşımamız mümkün. Fransa'ya yönelik fuarları, alım heyeti programlarını ve bu kapsamda gerçekleşen ikili görüşmelere önem vermemiz çok önemli. Unutulmamalı ki Fransa pazarı, Bursa'daki üretim potansiyeli göz önüne alındığında son derece cazip ve avantajlı konumda” diye konuştu.

FRANSIZLAR KALİTEYE, DETAYA VE ESTETİĞE ÖNEM VERİYOR

İGEME Fransa Ülke Masası Koordinatörü Çiğdem Civaner de, Fransa pazarına girişte dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda açıklamalarda bulundu. Fransa'nın Avrupa'da kavşak niteliğinde ve önemli limanlara sahip ülkelerinden biri olduğunu aktaran Civaner, "Fransa 64,3 milyon nüfusla AB'nin en kalabalık ikinci ülkesi. 25,6 milyon çalışan nüfusu ve 38 bin avro kişi başına düşen milli geliri ile önemli bir pazar. Fransızlar kaliteye önem veren, detaya ve estetiğe özen gösteren bir yapıya sahipler. Şu anda Bursa'dan Fransa'ya ihracat yapan 644 firmamız ve ticaret yapmayı planlayanlar için bu ayrıntıları atlamamak son derece önemli” şeklinde konuştu.

2012 SONUNA KADAR HEDEF 15 MİLYAR DOLAR TİCARET HACMİ

Seminerin konuşmacılarından Fransa Başkonsolosluğu Ticaret Müşaviri Axel Baroux ise, Türkiye ve Fransa arasında 2015 yılına kadar hedeflenen 15 milyar dolarlık ticaret hacmine 2012 yılı sonuna kadar ulaşılacağına inandığını söyledi. Fransız - Türk ilişkilerinin dinamik ve güzel bir yapıda ilerlemesinden son derece memnun olduğunu kaydeden Baroux, Fransız ve Türk şirketlerinin hedeflenen sektörler, altyapı ve çevre, sanayi ekipmanları, mühendislik, sağlık sektörü ve globalizasyon sürecinde çeşitli ortaklıklar ve işbirlikleri yapabileceklerini ifade etti. Türkiye'de yaklaşık 400 Fransız şirketinin direkt ve ya dolaylı yollardan 80 bin personel istihdam ettiği bilgisini veren Baroux, Fransa'nın Almaya'nın ardından 2'nci yabancı yatırımcı olduğunu ve 20 milyar dolarlık hisse senedi yatırımı olduğunu vurguladı.

2010'DA YABANCI 782 İŞ POTANSİYELİ TAŞIYAN PROJE KABUL EDİLDİ

Bir diğer Fransız konuk Invest in France Genel Müdürü Gearaldine Filippi Zeytinoğlu da, Fransa'da yatırım olanakları konusunda katılımcılara açıklamalarda bulundu. 2009 küresel krizinin ardından ülkede ciddi satışlar ve fırsatlar oluştuğunu belirten Zeytinoğlu, 2010 yılında yabancı yatırımcılar tarafından sunulan 782 iş potansiyeli taşıyan projenin kabul edildiğini dile getirdi. Fransa'da yatırım yapan firmaların çok büyük ulaşım ve lojistik imkanlarına da doğrudan erişebildiğini vurgulayan Zeytinoğlu, Fransa'nın yanı sıra Batı Avrupa ve komşu ülkelere de rahatlıkla erişilebildiğini sözlerine ekledi.

İlgili Fotoğraflar