TÜRKİYE ‘BUNDAN İCAT ÇIKMAZ' SENDORUMUNU AŞMALI

20 EYLÜL 2012


İNOVASYON YAPMAK İÇİN, İNOVATİF DÜŞÜNCE ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALKMALI

UİB VE BİLEN PATENT'TEN ARGE VE PATENT SEMİNERİ

UİB VE BİLEN PATENT İŞBİRLİĞİYLE ARGE VE PATENT SEMİNERİ

BURSA- Geçmişte firmaların büyüklüklerini ciroları ve çalışan sayıları belirlerken, dünyada artık bu kriter, sahip olunan patent ve inovasyon stratejilerine bağlı hale geldi. Bilen Patent Yönetim Kurulu Eş Başkanı Ömer Kocakuşak, Türkiye'nin patent başvurularındaki sayısının azlığını "Sadece IBM geçen yıl 5 bin patent başvurusu ile Türkiye'nin neredeyse yarısı kadar patent başvurusunda bulundu” şeklinde özetledi.

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) ve Bilen Patent işbirliğiyle gerçekleştirilen bilgilendirme seminerinde, ‘Farklı Bakış Açısıyla Ar-Ge, Patent ve Hibe Mekanizmaları' ele alındı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Bilen Patent Yönetim Kurulu Eş Başkanı Ömer Kocakuşak, iş dünyası için kaçınılmaz fayda ve paraya dönüşen ‘İnovasyon' kavramı hakkında açıklamalarda bulundu. İnovasyona, yenilik veya yenileşim ifadelerini kullanmanın doğru olmadığını, inovasyonun aslında bu yoldaki süreci ifade ettiğini belirten Ömer Kocakuşak, inovasyonun çoğu zaman firmayı batmaktan kurtaran bir ruh ve anlayış şekli olduğunu söyledi. İnovasyonu bütünsel açıdan firmanın bir stratejisi ve yaklaşımı olarak tanımlayan Kocakuşak, "İnovasyon yenilik değildir, inovasyonu besleyen kaynak yeniliktir.

Yenilik sadece ürünle alakalı bir kavram da değildir. İşletmenin her alanında ve sistematik olarak yapılması gereken bütüncül yaklaşımdır. Yenilik her alanda yapılabileceği gibi, bunun için inovatif ya da yaratıcı düşünmenin ne olduğunu bilmemiz lazım. En önemlisi de, inovatif düşünme önündeki engellerin kalkması lazım” dedi.

Türkiye'de eski ve oturmuş bir anlayıştan ötürü inovasyon yapmanın çok pahalı olduğu görüşünün varlığından söz eden Kocakuşak, şirketlerde de, devletin kendilerini desteklemeyeceği düşüncesinin bulunduğunu aktardı. "Bundan dolayı inovasyon yapmama kararı almış durumdalar. Açıkça ifade etmeseler bile maalesef durum bu” diyen Kocakuşak, sözlerini şöyle sürdürdü:

HEDEF, İNSANA DÜNYADA CENNETİ YAŞATMAK OLMALI

"Türkiye'de ‘buradan icat çıkmaz' sendromu da var. Alışkanlıklar, riski göze alamamak ya da geçmiş tecrübelerden ders çıkarmamak, inovasyon ve yaratıcı düşüncenin önündeki en büyük engeller… İnovasyon hizmet, ürün, süreç, pazarlama, yönetim organizasyonu, toplumsal ve strateji alanlarında yapılabilir. İnovasyon yaparken hedef, insana dünyadayken cenneti yaşatmak, müşterinin beklentilerini sürekli yükseltmek olmalı.”

Konuşmasında Türkiye'nin patent başvurusu sayısının azlığına da işaret eden Kocakuşak, IBM firmasının her yıl neredeyse Türkiye kadar patent başvurusu yaptığını anımsattı. IBM'in yanına bir de Samsung firması eklendiğinde, Türkiye'nin bu iki şirketin gerisinde kaldığını açıklayan Kocakuşak, önceden firmaların büyüklüklerini ciroları, çalışan sayıları belirlerken, dünyada artık büyük firma kavramının sahip olunan patent ve inovasyon stratejilerine bağlı hale geldiğini sözlerine ekledi.

‘BUNDAN BULUŞ, PATENT Mİ OLUR?' ANLAYIŞINI YIKMAMIZ LAZIM

Seminerin konuşmacılarından Bilen Patent Yönetim Kurulu Eş Başkanlarından Erdem Kaya ise, ‘Buluş ve Patent' konularında katılımcıları bilgilendirdi. Türkiye'de buluş ve patent sayısının azlığındaki temel sebeplerden birini ‘bundan buluş ya da patent mi olur?' anlayışı olarak gösteren Kaya, herhangi bir alanda bir iyileştirme veya yenilik getirmenin bile buluş ya da patent potansiyeli taşıyabileceğini söyledi. İnsanlara yaptıkları çalışmaların buluş ve patent özelliği taşıyabileceğinin iyi anlatılması gerektiğinin altını çizen Kaya, "Patent almaktan ziyade şu aşamada bizim patent araştırmalarına daha çok ihtiyacımız var. Patent

alma sürecinde 'gizlilik' ilkesine de çok dikkat etmemiz gerekiyor. Bilgi sızmalarına karşı gizlilik anlaşmaları yapılabilir. Unutulmamalı ki; teknik yönü olmayan buluşlar patente konmaz” ifadelerini kullandı.

Toplantıda; Teşvik Uzmanı Semih Turan, Ekonomi Bakanlığı hibe mekanizmaları, KOSGEB mali destek programları ve TÜBİTAK destekleri konusunda açıklamalarda bulunurken, Dr. Av. Gülgün Ildır ise, Fikri Mülkiyet alanında işletmelerin ihtiyaçları ve dikkat etmeleri gereken hususları hatırlattı. Toplantının son konuşmacısı Av. Özlem Tike de, Fikri Mülkiyet Hukuku uygulamaları hakkında katılımcıları bilgilendirdi.


İlgili Fotoğraflar