TÜRKİYE'DE ORGANİK TARIM BEKLENENİ VERMEDİ

 

10 Haziran 2014

UYMSİB Başkanı Dr. Sali Çalı, "Dünyada organik tarıma olan ilginin her geçen gün artmasına rağmen Türkiye'de hala kişi başına yıllık organik ürün tüketim tutarı bir avronun altında.”

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) BaşkanıSalih Çalı, Türkiye'nin, yılda 400 milyon dolarlık organik ürün ihracatı yaptığını ve100 milyon dolarlık daiç tüketim hacmi bulunduğunu belirterek, "Organik ürünleriyüksek gelirliler tüketiyor algısıürünlerin çok yüksek fiyatlarla tüketiciye satılmasına neden oluyor.Organik diye 3 liralık domates20 liraya satılıyor,bukırılmalı" dedi.

"Organik tarımda KDV oranları azaltılmalı”

Organik tarım sektörünün sorunları ve geleceği hakkındabilgi veren Çalı, dünyada organik tarıma olan ilginin her geçen gün artmasına rağmen Türkiye'de halen kişi başına yıllık organik ürün tüketim tutarının bir avronun altında kaldığını ifade ederek, bunun nedenlerininbaşındaTürkiye'nin tarım kökenli bir ülke olmasının geldiğini söyledi.

Çalı, aynı zamanda şehirde yaşayanların bir ayağının köyde olduğunu, köyden gelen ürünün sağlıklı ve doğru gıda olduğu gibi tüketicide oluşan yanlış bir algının bulunduğunu dile getirerek,ülke genelinde tarım, sağlık ve eğitim politikasında sağlıklı beslenmeye yer verilmediğini kaydetti. Organik tarımda potansiyeli ve tüketimi artırmak içinyeterlitüketim desteği verilmesi gerektiğine dikkati çeken Çalı, organik ürünlerde KDV oranının azaltılmasının üreticiler için büyük önem taşıdığını belirtti.

"Sanayicinin talebine uygun üretim yapılmıyor”

Çalı, organik ürün ticareti yapanlara da diğerüreticiler gibi çeşitli desteklerin sağlanmasının sektörün geleceği açısından önemli bir gündem maddesi olduğunu vurgulayarak, organik ve sağlıklı beslenme anlamındaGıdaTarımve Hayvancılık,Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarının özellikle okul öncesi, hastane ve yaşlı bakım evlerinde ortak projeler yapması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'de organik tarımla uğraşan üreticinin, sanayinin talebine uygun üretim yapmadığına vurgu yapan Çalı, bu durumun özelliklemeyve suyu sanayi için geçerli olduğunu, sorununsadeceorganik tarıma haz olmadığınıgenel tarım politikası ile ilgili olduğunu söyledi.

Çalı, sürdürülebilir organik tarım için devletin teknik desteklerin yanında ürünün ticaretine yönelik destekler de sağlanması gerektiğine işaret ederek,"GıdaTarımve Hayvancılık Bakanlığısivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içinde organik tarım politikaları belirlemeli.İç piyasada özellikle okul kantinlerinde tüketim, kanun ve yönetmeliklerle özendirilmeli hatta zorunlu hale getirilmeli" dedi.

Organik tarımda İzmir'in, Türkiye'nin lokomotifi ve tarım ürünleri ihracatında ülke birincisi olduğunu anlatan Çalı, "Maalesef Türkiye'de hiçbir kamu ve özel sektörde bu konuya yönelik bir veri tabanı yok. Yılardır çözüm yolları bakanlığa önerilmekle birlikte bu güne kadar somut bir sonuç elde edilemedi. Bu veriler, Ekolojik Tarım Organizasyonu (ETO) derneğinin tahminleri doğrultusunda oluşan rakamlar" diye konuştu.

"Organik tarım için toprak sıkıntısı var"

Çalı, Türkiye'de organik ürünlerin tüketimini artırmak için özel bir çaba getirdiğini dile getirerek, İtalya'da organik ürün tüketiminin yüzde 33'ünün okullarda gerçekleştirildiğini, bu oranınTürkiye'de yüzde 1'in altında kaldığını ifade etti.

Yabancı alıcının organik tarım ürününe gereken fiyat farkını vermediğini dikkati çeken Çalı, şöyle konuştu:"Bu durum organik tarım üreticisinde kayba neden oluyor.Organik tarım üreticilerifiyat tedirginliği ve pazar problemleri yaşadığı için üretici firmalarda azalma oluşuyor.Üreticilerin, organik tarım üretimi için uygun şartlara sahip toprak sıkıntısı var. Organik tarım üretimi için gübre, tohum, ilaç gibi hayati önem taşıyan unsurların temininde zorluklar yaşanıyor. Organik tarımda ihtiyaç duyulan nitelikli eleman da bulunamıyor. Bu gibi nedenler organik tarımı zorlaştırıyor.”

Çalı, organik tarım üretiminde sertifikasyon sorunu bulunduğunu vesertifikalı ürünlerin çok az olduğunu anlatarak, "Sektördeki aksaklıklar, tüketicide yanlış ve kötü bir algının oluşmasına neden oluyor. Organik ürünleri de yüksek gelirliler tüketiyor algısı da ürünlerin çok yüksek fiyatlarla tüketiciye satılmasına neden oluyor. Güvensizliğe bir de pahalıdır algısı eklenince tüketiciye organik tarım ürünleri çok pahalıya satılıyor. Organik diye 3 liralık domatesi 20 liraya satıyorlar. Bu kırılmalı organik tarım da sertifikalaşmaya dikkat edilmeli ve arzın artırılması gerekiyor” ifadesini kullandı.

Organik tarımda sertifikasyonlaşma sürecinin sağlıklı işlemesinin tarım ilacı kalıntısı sorununa da çözüm olacağına işaret eden Çalı, "Organik tarım üretiminde yaşanan sıkıntılara bir de yabancı alıcıların gereken farkı ödememesi, üretici kaybına neden oluyor. Alıcının her zaman yanında geleneksel tarım ürünleri bulabilmesi durumu da Türkiye'de organik tarımın gelişimini de engelliyor” dedi.

Çalı, Türkiye'de İzmir, Manisa, Aydın, Muğla'da organik tarım üretiminin ve ihracatının yoğun olduğunu söyleyerek, tüketicinin özünde tercihi olan organik tarım ürünlerinde bir an önce önlem alınması gerektiğini vurguladı.